Osmanlı Devleti’nin padişahı III. Murad, saltanatı döneminde askeri faaliyetlere ve deniz gücüne oldukça önem vermiştir. Tahtta olduğu 1589 yılında, Osmanlı ile Portekiz Krallığı arasında, Doğu Afrika’daki Mombasa Limanı’nın kontrolü için gerçekleşen önemli bir çatışma meydana gelmiştir. Bu çatışma tarihte Mombasa Muharebesi olarak bilinmektedir.
Osmanlı Devleti 16. yüzyılın sonlarında, Hint Okyanusu üzerindeki ticaret yollarını kontrol ederek hem ticari hem de stratejik üstünlük sağlamak istiyordu. Bölgedeki Portekiz’in hâkimiyetine son vermek ve kendi etkilerini artırmak, bölgedeki Müslümanları korumak ve İslam’ı yaymak amacıyla 1589 yılında, Osmanlı donanması Mombasa’yı kuşatmak üzere sefer düzenledi. Osmanlı ordusu, büyük bir güçle bölgeye geldi ve Mombasa kalesini ele geçirmek için saldırılarda bulundu.
Bu kuşatmada Osmanlı ordusu farklı bir direnişle karşılaştı. Osmanlı askerleri, tahminlerindeki Portekiz ordusunun yanı sıra Mombasa’da yaşayan kendi toprakları için Portekiz’le iş birliği yapan yerel halk ve bazı gruplarla karşı karşıyaydı. Bu gruplardan biri, yamyamlık geleneğine sahipti. Yamyamların, düşmanlarına karşı acımasız bir şekilde savaşmaları, Osmanlı için beklenmedik bir tehdit oluşturdu.
Uzun süren kuşatmada her geçen gün Osmanlı askerlerinin gücü azalmakta ve morali oldukça bozulmaktaydı. Aynı dönemde farklı savaşlarla uğraşan Osmanlı, buraya ek bir destek de gönderememişti. Yamyam kabilelerin varlığı ordunun moralini en çok etkileyen sebeplerdendi. Bu kabileler, kuşatma sırasında Osmanlı askerlerine yönelik saldırılar düzenleyerek onları yakalayıp kızartarak yemekteydi.
Osmanlı bu durum karşısında daha fazla direnemeyip bölgeden çekilmek zorunda kaldı. Mombasa kuşatmasının başarısızlığı, Osmanlı Devleti’nin Doğu Afrika’daki varlığını zayıflattı ve askeri ve deniz gücünü toparlamak için yeni stratejiler geliştirmesine yol açtı.
UMAY
Bir yanıt yazın