Türklerde gökyüzüne ve ardındakilere olan ilginin başlangıcının tarihlenmesi pek mümkün değildir. Bu ilgi, inanç sistemine etki ettiği gibi bilimsel anlamda ilklerin oluşmasını da sağlamıştır. Bugün ise bu ilklerden biri olan dünyanın ilk astronomi okulu Cacabey Medresesinden bahsedeceğim.
VALİ CACABEY
Türkiye Selçuklu Devletinin (1077-1308) hüküm sürdüğü zamanlarda sultan Kılıç Arslan’ın oğlu II. Gıyaseddin Keyhüsrev zamanında Kırşehir ilinin valisi olan Nureddin Cibril bin Cacabey tarafından 1272 yılında yapılmıştır.
CACABEY MEDRESESİ BİNASI
Cacabey Medresesi’nin ilk olarak binasından bahsedecek olursak, dış cephede roketin ateşleme ve fırlatma hali gösterildiği düşünülen üç adet sütunce bulunmaktadır. Çift renkli taç kapısı, binaın başka dikkat çeken unsurudur. Taç Kapı’nın girişindeki sütuncelerin başlıklarından sarkıtılan kürelerin, ay’ı ve güneşi temsil ettiği, alınlığın sağ ve sol alt köşelerindeki şekillerin ekvator çizgisini ve eksen eğikliğini gösterdiği savunulmaktadır.
Medresenin gözlem ise kulesi 21 metre yüksekliğinde olup tuğladan örülmüştür. Bazı kaynaklar da bu gözlem kulesinin minare olduğunu, bu sebeple 22 cm açıkta bulunduğunu belirtmektedir. Ancak günümüzde medresenin yanında bir cami bulunmadığından bu savı destekleyecek bir kanıt maalesef bulunmamaktadır. İç avlusunda medresede bulunanların eğitimini desteklemek ve birtakım gözlemler amaçlı kuyu bulunmaktadır. Ayrıca orta avlusu kubbe ile örtülü, “kapalı medrese” tipinde bir yapıdır.
Medresede fen, matematik ve astronomi gibi müspet ilimler öğretilmiştir. Yapıya adını veren Cacabey’in de burada astronomi alanında dersler verdiği belirtilmektedir. Gökyüzü ve yıldızlar incelenmiş, çeşitli alanlarda öğrencilerin yetişmesine olanak sağlanan bu yapı günümüzde cami olarak hizmet vermektedir.
ÜLGEN
Bir yanıt yazın