Altın
Simgesi Au, atom numarası 79, atom ağırlığı 196,967 olan, 1064 santigrat derecede eriyen, parlak sarı renkli, kolay işlenebilen, havadan ve sudan etkilenmeyen, çok değerli bir elementtir. Bu değerli metal; rengi, parlaklığı ve paslanmaya ile kararmaya karşı dayanıklılığı nedeniyle kıymetlidir.
Köken Bilgisi
“Altın” ismi, “metal” anlamına gelen Anglo-Sakson dilindeki gold kelimesinden türemiştir. Sembolü olan Au, Latince “aurum” (altın) kelimesinden gelir. Eski Türkçede aynı anlama gelen altūn sözcüğünden evrilmiştir. Bu sözcük, Moğolca’da aynı anlama gelen altan sözcüğüyle eş kökenlidir. Ayrıca Eski Türkçedeki al (“renkli, alaca”) sözcüğüyle de ilişkili olabileceği düşünülmektedir.
Tarihsel Kullanım ve Önemi
Peru’da MÖ 2000 yılına ait altın ziynet eşyaları kalıntılarına rastlanmıştır. Amerika kıtasındaki Aztekler ve İnkalar da altına büyük bir tutku duymuşlardır. Altın, 3200’lü yıllarda Antik Mısır’da para olarak kullanılmaya başlanmıştır. Darphanelerde eşit boyda çekilen çubuklar sayesinde ticarette önemli bir rol oynamıştır.
Altının tam anlamıyla para haline gelmesi ise, Anadolu’da MÖ 550 yıllarında yaşamış olan Lidyalılar dönemine dayanır. Bugün bile pek çok toplumda güç, statü ve zenginliğin sembolü olarak kabul edilir. Farklı kültürlerde ve medeniyetlerde estetik ve sanatsal açıdan önemli bir yere sahiptir.
Fiziksel ve Ekonomik Özellikleri
Altın, küresel ekonomide de büyük bir öneme sahiptir. Binlerce yıldır değeri yüksek bir metal olarak görülmektedir. Demir gibi paslanmaz (oksitlenmez) ve dünyada az bulunduğu için değerlidir. Çok değerli oluşu nedeniyle geri dönüşümü en çok yapılan maddelerden biridir. Ayrıca uluslararası rezerv para birimi olarak kullanılır.
Saf altının (24 ayar) frekansının yaklaşık 1,8 MHz olduğu tahmin edilmektedir. Bazı kaynaklarda ise altının frekansının 1 MHz ile 10 MHz arasında değiştiği belirtilmektedir.
Altının Oluşumu ve Doğada Bulunuşu
Yüksek enerjili ışınlara ait bir patlama sonucu ortaya çıktığı bilinen altın, insanlık tarihinin başından beri önemli bir yere sahiptir. Altının dünyada oluşumu, gümüş ve cıva gibi elementlerin ortaya çıkışıyla benzer şekilde, iki nötron yıldızının çarpışması sonucu gerçekleşmiştir.
Altın genellikle kuvars damarlarında, hidrotermal kaynaklarda ve demir oksitli alanlarda yoğun olarak bulunur. Toprak yüzeyinde renk değişimleri, pas rengindeki katmanlar ve metalik parıltılı tortular, altın içerebilecek alanlara dair ilk ipuçlarını verir.
Altın ve Enerji Dengesi
Altının enerjiyi dengelediğine inanılır.
- Pozitif Enerji Kaynağı: Altının, negatif enerjiyi uzaklaştırdığı ve kişinin ruhsal enerjisini pozitif yönde etkilediği düşünülür.
- Kendine Güven ve Güç Hissi: Altın takılar, taşıyan kişiye kendini güçlü ve güvende hissettirebilir.
Sağlık ve Kimyasal Özellikler
Altın, bazı insanlarda alerjik reaksiyonlara, cilt tahrişine, kaşıntıya, kızarıklığa ve şişmeye neden olabilir. Ayrıca bazı ilaçlarla etkileşime girerek yan etkilere yol açabilir. Vücutta birikmesi durumunda altın zehirlenmesi görülebilir.
Bir insan vücudu (yaklaşık 68 kg) ortalama 0,2 miligram altın içerir ve bu miktar genellikle kan dolaşımında bulunur.
Altın, asitlere karşı dayanıklı bir metaldir. Bu nedenle, bir altın nesneye birkaç damla sirke damlatıldığında renginin değişmemesi gerekir. Eğer sirke nesnenin rengini değiştirirse, o nesne gerçek altın değildir. Bu test, altının kaplama olup olmadığını anlamaya yardımcı olabilir.





Users Today : 323
Users Yesterday : 303
Views Today : 1104
Total views : 307567
Who's Online : 3
I'm still learning from you, but I'm making my way to the top as well. I absolutely liked reading all…
It’s exhausting to seek out educated individuals on this subject, but you sound like you already know what you’re speaking…
Keep up the good piece of work, I read few blog posts on this web site and I believe that…
As I website owner I think the content here is really wonderful, thankyou for your efforts.
Wohh exactly what I was looking for, appreciate it for posting.